Bir şeyleri öğrenmeye yolun en başından başlamak, bizi her zaman bir adım öne götürür.
Web3, blockchain ve kripto paraları öğrenirken bu tekniklerin nereden geldiğini, hangi amaçlarla, kimler tarafından kullanıldığını bilmeli ve anlamalıyız ki, disiplinler üstü düşünelim ve vizyonumuz gelişsin.
Kriptografi, yani şifreleme sanatı, insanlık tarihinin en eski buluşlarından biridir ve kökeni antik çağlara dayanır.
Antik Mısır’a gidelim.
Kriptografinin ilk örnekleri, M.Ö. 1900 yıllarına tarihlenen Antik Mısır hiyerogliflerinde görülür. Bu dönemde, sıradan bir yazıdan farklı olarak, anlamları gizlemek veya önemli mesajları saklamak için bazı hiyeroglifler değiştirilirdi.
Yunan ve Roma Dönemi
Antik Yunan ve Roma dönemlerinde kriptografi, daha sistemli bir hale geldi. Örneğin, Spartalılar ‘Scytale’ adı verilen bir şifreleme aracı kullanırdı. Bu, bir mesajın yazılı olduğu bir kağıdı, özel bir çubuk etrafına sarmak suretiyle şifrelemenin yapıldığı bir yöntemdi. Julius Caesar’ın kullandığı Caesar şifresi ise, harflerin alfabe içinde belirli bir sayıda kaydırılması prensibine dayanıyordu.
Orta Çağ ve Rönesans Dönemi
Orta Çağ ve Rönesans dönemlerinde, kriptografi daha karmaşık ve sanatsal bir hale büründü. Bu dönemde, hükümdarlar ve askeri liderler, mesajlarını düşmanların eline geçmesini engellemek için gelişmiş şifreleme teknikleri geliştirdiler. Bu teknikler, sadece çok az kişinin anlayabileceği özel şifreler ve semboller içeriyordu.
Kuş dili gibi çocukluğumuzda hepimizin kullandığı ve oyun haline getirdiği şeyde bir kriptografidir. Gizli mesajların iletilmesi için, insanların birbiri ile şifreli konuşmasıyla ortaya çıkmıştır.
Modern Dönem ve Dijital Çağ
- yüzyıla gelindiğinde, kriptografi, elektronik ve bilgisayar teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte yeni bir boyut kazandı. İkinci Dünya Savaşı’nda kullanılan Enigma makinesi gibi karmaşık şifreleme cihazları, bu dönemin en önemli yenilikleri arasında yer aldı. Günümüzde ise kriptografi, dijital güvenlik ve internet tabanlı iletişimin temel bir parçası haline gelmiştir.
Hatıra NFT’nizi almayı unutmayın!
Ve Kriptografinin Yeni Sahnesi = Blockchain
Blockchain, temelde bir veri kayıt ve doğrulama sistemi olup, kriptografik prensiplere dayanır. Bu teknoloji, verileri değiştirilemez ve şeffaf bir şekilde saklamak için kriptografinin sağladığı güvenlikten yararlanır.
Kriptografi, blockchain’in temelini oluşturur. Özellikle, blok zincirindeki her bir bloğun benzersiz bir “hash” değeri ile korunması, blockchain’in bütünlüğünü ve güvenirliğini sağlar. Bu hash değerleri, blokların içeriğinde yapılan herhangi bir değişikliği tespit etmek için kullanılır, böylece verilerin manipülasyonu önlenir.
Kriptografi, gizli mesajları koruma sanatı olarak başladı ve zamanla dijital güvenliğin temel taşı haline geldi.
Blockchain teknolojisi, kriptografinin bu modern uygulamasını temsil eder ve dijital dünyada veri bütünlüğü ve güvenliği için yeni standartlar belirler.
Tarihin tozlu sayfalarından dijital çağın öncü teknolojilerine kadar uzanan bu yolculuk, kriptografinin sadece geçmişte değil, gelecekte de önemli bir rol oynamaya devam edeceğini gösteriyor.
Tarihini bilmeyenin geleceği olmaz lafını anarak yazıyı sonlandırıyorum.
Bilgilenmeye devam etmek için,
Chain’de Kalın!